6143 entry daha
  • hala kendisinin oturtmaya çalıştığı bir sistem olduğunu savunanlar var. tabi sistemden kastınız buysa diyecek bir şey yok: (bkz: allah'ını seven defansa gelsin)
  • takımını uefa kupası'nda yarı finale çıkarması çok güzel bir olaydır. yani benim gibi galatasaraylılar için. neden? çünkü futbolda zerre anlayan birisi bu yarı finalin tesadüfün babası olduğunu bilir. peki neden seviniyoruz? bu yarı final sayesinde koltuğunu en az bir yıl daha garanti altına almıştır.
  • elindeki kadro elindeki kadro diye oten gerizekaliya soylemek istedigim tek sey var o da su; bu adam bu sezon basinda gelmedi bu takima. istedigi kadroyu kurabilirdi. fenerbahce tarihinin en cok para harcayan hocasi ve aldigi oyuncular sunlar; bekir, bienvenu, orhan sam, serdar kesimal, egemen.

    kadro kalitesi yoksa o da bu adamin sucu.

    bi de demis ki benfica macini kazansaydik hicbir sey yazmazmisim. ama boyle angutca bir sey yazmadan once aykut kocamanla alakali 1 senedir yazdigim seyleri eksilemesi ibretlik.

    neyse bu gerizekaliya daha fazla cevap vermek istemiyorum.

    hadi simdi siktir git entrylerimi kotule mal.
  • hakkında konuşma vakti yaklaşan muhteşem beyinleri merakla beklediğimiz hoca. vay amk ya adamlar kendini herhalde gezegenin merkezi sanıyorlar. bir konuşursam yer yer yerinden oynar diyordur bu dangalaklar.
  • fenerbahce'ye yakisan teknik direktor. bu 'basari' da oradan geliyor zaten
  • galibiyette de mağlubiyette de "vay orospu çocuğu" ön tamlamasını kullanan insana fazla gelen teknik direktör. alışmış kudurmuştan beterdir misali, bu takım bir zamana kadar avrupa'da ki en başarılı hocası olan zico'yu lig şampiyonluğu gitti diye gönderdi daha beterlerini kurtarıcı olarak getirdi.
    genele vuralım bide; lucescu denen adam elinde ki malzemeyle (flurquin, perez mi menez mi ne, göbekli sergen, vs.) galatasaray'a cl'de çeyrek final oynatıp dehlendi, sebebi malum atak, gazla çalışan, saldıran bir takım değil diye. lucescu'nun şahtar'ından bahsetmeye gerek yok sanırım.
    nacizane bir ricam olacak; rahat bırakmalıyız bence aykut hoca'yı. alışkanlıklarımızın ötesinde birşeyler yapmaya çalışıyor kendisi ve bunda da adım adım başarılı oluyor. hayır çocuk bile dokuz ay on günde oluyor bu kadar kolay mı türk futbol yapısı gibi bir kansere sağlıklı bir alternatif üretip, bunu oturtmak. korkuyorum ki önümüzdeki sene bir daha yarı veya çeyrek finalde falan elense hakkında neler atılıp tutulacak kupa alamadı, kötü, kir, bok diye.
  • kendisinin futbol anlayışını eleştiren fm bebelerinin kafasının basmadığı şey sanırım fenerbahçe' nin şu an oynadığı futbolun kocaman' ın kafasındaki son ürün haline gelmiş oyun olmadığı. bunun bir süreç olduğunun ve bu yıl boyunca oynadığımız oyunun alex sonrası aykut hoca' nın kafasındaki sisteme geçiş sürecinde katlanılması gereken bir dönem olduğunun anlaşılması gerekiyor.

    "lig maçlarında anadolu takımlarına karşı 1 gol atıp takımı geriye çekiyor, korkak oynatıyor" diye eleştiriliyor. hadi aykut kocaman' ı boşver. dünyanın en korkak adamını getir fener' e teknik direktör yap. elinde bu kalitede bir kadro varken karşısında kendisinin 5' te 1' i kalitedeki bir kadroya karşı öne geçince aman yanilmeyeyim, skora yatayım diye düşünür mü lan dünyanın en korkak adamı bile? aklınıza yatıyor mu bu? adamlar ciddi ciddi kocaman' ın hayalindeki fenerbahçe' nin 90 dakka defans yapıp arada 1 kontradan gol atmaya yönelik bir oyun oynayan takım olduğunu düşünüp bunu eleştiriyor. inanamıyorum gerçekten yazdıklarına bakılırsa futboldan da az çok anlıyor gözükmesine rağmen bu kadar kör olabilenlere.

    adam fatih terim ve onun gibi motivasyon odaklı hocaların yarattığı türk futbolu anlayışını reddedip, bunun geçmişte kulüplerimize dönemsel patlamalar haricinde hiçbir sürekli başarı getirmediğini ve gelecekte de asla getirmeyeceğini düşünerek bunu değiştirmeye çalışıyor. diğer türk hocalar gibi odak noktasına motivasyon ve bireysel yetenekler gibi kavramlar yerine sistem, istikrar ve takım oyunu gibi kavramları alıyor. bunu söylemlerinden çok rahat anlayabilirsiniz. hayalindeki takım muhtemelen bugünün dortmund' una benzer bişey. takım halinde hücum, takım halinde defans yapan, takımda kimsenin ben yıldızım koşmam demediği, 11 kişinin sahada tek beden halinde hareket ettiği bi yapı. o yapıya ulaşabilmek için de çok üst seviye bir takım savunması gerekiyor. biz de şu an bu savunmanın inşa aşamasındayız. şu an fener' in oynadığı futbol hocanın kafasındaki son ürün değil yani. o son ürüne ulaşma yolundaki sürecin bir parçası. bunu anlamak için futbol alimi olmaya gerek yok aslında ama nedense önyargıdan mıdır yoksa yıllardır türk futbolunun gazla çalışığı fikrinin gereğinden fazla özümsenmemsi midir bilmiyorum ama bir türlü anlaşılamiyor bazı kişilerce. adamlar bugünkü dortmund' un veya barcelona' nın oynadığı oyunun gökten zembille "hadi bugün deli gibi saldırak la rakip kaleye" diyerek çıktığını falan sanıyor heralde. o oyunun kaç yıl içerisinde inşa edildiğinden bihaber.

    herkes sürekli deli gibi saldıralım, paso hücum futbolu oynayalım istiyor. e oynadık yavrum öyle zamanında. daum hücum futbolunun kralını oynatıyordu ilk döneminde. naapabildik avrupa' da. o anlayışla gücünün yettiği, takım oyunu oturmamış takımlara karşı aslan kesilirsin, sallarsın 5-6 tane ama karşına çıkan ilk dişli ne yaptığını bilen bi takım rahatlıkla madara eder seni. yıllardır onlarca kez gördük bunu. işte hocanın değiştirmeye çalıştığı şey de tam olarak bu. bu takım zamanı gelecek bu anadolu takımlarını kendi sahasında çıkarmayacak, o istediğin deli gibi hücum kabiliyetine de kavuşacak. ama bunu çok iyi hücum yaptığından dolayı değil mükemmel takım savunmasına sahip olduğu için yapabilecek. takım savunması, oyunu ve mantalitesi oturana kadar biraz sabır.

    bundan 1-2 yıl sonraki fenerbahçe' yi gördüklerinde bu cahil arkadaşlar "ahaa bak zamanında götümüzü yırttık bu takım hücum oynasa ortalığı dağıtır diye ama aykut hoca korkaklığından oynatmayıp kaybediyordu kupaları. şimdi bizim dediğimize döndü, hücum oynatmaya başladı bak nası sikertiyoruz geleni geçeni" diyecekler. ama adamlar farkında değil ki o hücum oynayacak takımın bugünkü oyun sayesinde o hücumları yapabiliyor olacağının. neyse zor dönemler atlatıldı. hoca camia ve taraftar üzerindeki desteğini tekrar aldı arkasına ve şu an işler iyi gidiyor kendi açısından. seneye alex' siz olarak geçireceği ilk transfer ve hazırlık sürecinden sonra ne gibi bir takım planlandığı daha açık bir şekilde görülebilir diye düşünüyorum herkes tarafından.
  • avrupa ligi'nde finalin kapısından dönmeyi başarısızlık olarak gören taraftarları olan bir takımda teknik direktörlük yapıyor.

    takım manu falan değil, yanlış anlamayın. avrupa'da 5 sezon önce 18 puan toplamış, onun dışında 20 puana yaklaşabildiği sezon yok. kocaman da o takıma 24 puan toplatmış. ama yeni çıkış formülü buldular: kağıt üstünde. ilk 2-3 ayında elendiği young boys - paok maçlarını saymazsak, avrupa'ya ilk çıktığında yarı final oynatıp takımın avrupa'daki en büyük 2 başarısından birini (en yüksek takım puanını) yakaladığı sezonki başarısı "kağıt üstünde". ne diyeyim ki...

    ama ben ve istikrarı savunan diğer yazarlar kime, neyi anlatmaya çalışıyoruz, bilmiyorum. kovun, ıslıklayın, gönderin, yerine mutlaka daha iyisi gelecektir. hiçbir oyuncuyla sorun yaşamayan, kadroda tam da sizin istediğiniz değişiklikleri yapacak, takımı bir anda dortmund kıvamında oynatacak, sahaya 1-1-8 taktiğiyle çıkıp şampiyonlar ligi'nde 3 sezon üst üste finale koşacak bir teknik direktör bulursunuz elbet. kocaman'ın başarısını küçümsüyorsunuz ya, vardır bunları yapacak teknik direktör adayınız. kovun, ıslıklayın, paketleyin kocaman'ı da, 3 sezon sonra "yarı final oynatan kocaman'ı şampiyon olamadığı için gönderdik" diye ağlayın, şimdi zico için ağladığınız gibi.
  • hakkında uzun uzun yazılanların özetini çıkarmak istediğim adam;
    ''bu yıl da şampiyon olamayacak''
  • kucuk bir mourinho. dilerim 20 sene falan kalir fenerin basinda.
15702 entry daha
hesabın var mı? giriş yap