yaş ilerledikçe aşık olmanın zorlaşması

• aşık olmak dünyanın duygusal açıdan en güzel şeylerinden biri, başarı gibi mesela bence her kim ki aşık olmayı güzel bulmuyorsa bence gerçek aşk duygusunu tatmamıştır. evet genellikle geçici bir duygu sonrasında ya sevgiye bırakır kendini yada ayrılığa. sevgiye dönüştüyse ne mutlu size ama ayrılığa dönüştüyse o ayrılık acısınıda çekiceksin. ama yinede aşk her yaşta güzel birşey bence insanlar. sırf doğru kişiyi seçeceğim diye ince eleyip sıkı dokursanız bu dünyanın en güzel duygularından birini hayatınızda 2-3 kez yaşayabilirsiniz ki bu kadarınıda yaaşrsanız şükredin. biraz bırakın duygularınızın beyninizi ele geçirmesini izin verin
• bir tür akıl hastalığı olan aşka karşı bağışıklık kazanılması sebeplidir.
  
  aşk dediğimiz olgunun, insanın vücut kimyasında ne değişiklikler yaptığı, beyni nasıl etkilediği üzerine çalışmalar mevcut.
  
  e tıpkı grip virüsü gibi, çok acayip bir versiyonu gelmedikçe hafif atlatılıyor bu sebeple.
  
  tüm hastalara acil şifalar dilerim.
• yanlış bilgidir. şöyle kendimden örnek vereyim.
  
  geçmişte lise zamanları olsun üniversite zamanları olsun birinden etkilenmem şu anlara göre çok daha kolay olabiliyordu. bazen dış görünüş bazen duygusal tavrı bazen ilgisi. zamanla bu tür hızlı etkilenmeler yerini kalıcı hisleri arayışa itti. gelip geçici hisler yerine daha uzun süreli (bana göre sonsuz) hisler arayışında bulunmaya başladım. bu şekilde neredeyse imkansızı aradığımdan dolayı geçmişe göre birinden etkilenmem daha zorlaşmaya başladı.
  
  yani özetle insan, geçmişte daha yüzeysel bakıyor ilişkilere, hoşlanmaya. zaman, hayatın getirdikleri, geçmiş tecrübeler insanın daha derinlere yöneltiyor ve doğal olarak aşık olmak zor gibi geliyor.
• ön lop geliştiği için.. normal.
• gençlik yıllarında önce aşık olup sonra tartıyorsun.
  
  orta yaşlarda önce tartıp sonra aşık oluyorsun.
  
  haliyle de bir yaştan sonra o tartıdan geçenlerin sayısı az oluyor.
• yaş ilerledikçe iki kişinin kendi meşgalelerinden vakit bulup biraraya gelmesi zor. e haydi biraraya gelmeyi başardınız, bu sefer ısınma turlarına ve mesajlarına vakit bulman lazım. sen vakit bulsan, kendini adasan karşı taraf caz yapacak. sonra tam tersi olacak. o da oldu diyelim her şey stabil... bu sefer ilişkinin niteliği konusunda anlaşmaya varman lazım. beklentileri masaya yatırmak ve mutabakata varmak lazım. oradan da hasarsız çıkıldı diyelim, ghosting vakti gelmiştir, savaşman ve taarruz etmen lazım. gidişat hep bu. ooofff uzun iş ya. benim o kadar sabrım kalmadı aq. kendimi anlatmaktan yoruldum. yaşlandım ve insanlardan tiksiniyorum. her gün 747483 tanesiyle uğraşıyorum, bir de elin adamının nazını çekemeyeceğim. kendi gelgitlerime zor adapte oluyorum.
  
  yaşama uğraşında, her daim nahif bir netlik sahibi olmak çok hoş bence. incitmeden. antipatik olmadan ve yalın. onu bulursam alırım bir dal.
• bence bunun nedeni, insanın gençliğinde aşk dediği ilişkilerin çok büyük bir kısmının aslında hormonlara bağlı cinsel arzulardan veya arayış içindeki egonun komplekslerinden kaynaklanan takıntılar olması.
  
  belirli bir yaştan sonra ise insanın aşık olmak için gerçekten aşık olması lazım. yani aşık olmanın zorlaşması değil olay, o zaten hep zordu ve nadirdi, ben çoğu insanın hayatları boyunca hiç aşık olmadığına eminim. görsel beğenilere ve cinsel tutkulara, veya elde edememekten kaynaklanan hayallere dayalı duygusal takıntılara falan aşk diyorlar sadece.
  
  yaş ilerledikçe o illüzyonlar azaldığı için bir insanı gerçek bir hayranlık duygusuyla sevmek, karşılıklı olarak her açıdan saygı, güven ve hayranlık duyabilmek lazım duygusal anlamda yükselip heyecanlanabilmek için.
  
  öyle gençlikteki gibi güzelliğine yakışıklılığına kapılmakla, iki tatlı söze veya cilveye kanmakla, kaçma kovalamaca oyunlarıyla, güç savaşlarıyla olacak iş değil.
• yillar gectikce degismeyen tek sey.
  
  ilk gunku gibi salak heyecan, capinti, ic gidiklanmasi, terleme.
  
  degisen tek seyse artik asik oldugumu soylemiyorum. icimde onunla konusuyor, bazen tartisiyor, bazense kusuyoruz.
  vakti geldiginde de guzelce vedalasiyoruz.
  uzulen yok
  sevinen yok.
  anlayacagin bi bok yok.
• ben hayranlık duymadığım adama aşık olamam mesela.
  
  hayranlık duymam için benden daha iyi olması gerekir.
  
  yaş ilerledikçe kendime maddi ve manevi kattıklarım artıyor.
  arttıkça bir fazlasını katmış bir adamı bulmak zorlaşıyor.
  
  maalesef özetle tanım budur.
• o yüzden flörtler sevgililiğe ve oradan da evliliğe geçemiyor.
  mantık evliliği loading.