189 entry daha
  • lüks bir suv sahibi olarak katılmıyorum.hoşuma gittiği için aldım. uzun yol sürmeyi severim.

    görgüsüzlük olanlar şunlardır.

    1-kaldırıma park etmek. park yasağına uymamak.
    2-yoldaki diğer araç sürücülerine karşı saygısızca davranmak .
    3-trafik kurallarını hiçe saymak, makas atmak gibi diğer sürücülerin canlarına zarar verecek davranışlarda bulunmak, hız sınırlarına riayet etmemek.
    4- yaya geçidinde, kırmızı ışıkta durmamak.
    5- mahalle arasında hızlı sürmek.
    6-çevreyi rahatsız edecek şekilde gürültülü egzoz, korna sesi çıkartmak, müzik dinlemek.
    7-düğün konvoyundayken yol kesmek, yolda trafiği tehlikeye atacak hareketlerde bulunmak.
    8-emniyet şeridini ihlal etmek.
  • çalışarak, hak ederek, terleyerek kazandığım, zekatını ve sadakasını verdiğim kazançla aldığım ve de diğer insanlara saygılı kullandığım sürece haktır.
  • lüks bir akbil sahibi olarak diyorumki haksızlıktır.
  • sadece sehir ici kullanim icin ise gorgusuzluktur.
  • mercedes g class (g 63) 585 hp @ 6,000 rpm sahibi olarak kesinlikle görgüsüz oldugumu düşünmüyorum. bu aksine bir ihtiyac.
    senin ihtiyacin vardir, yoktur hatchbacke binersin yeri geldi mi scooter kiralarsin beni ilgilendirmez.
  • bizim milletin hakkı değil aslında. fakirlikten ölüyoruz ama lükse yatırım, şahane oteller, araçlar, ithalat hat safhada maşallah. ama işte özgürlük ve serbest piyasa bunu gerektiriyor. kazanan, imkanı olan, isteyen istediğini alabilmeli her zaman.
  • kazandığın para ile alıyorsan görgüsüzlüktür, milletin parasıyla alıyorsan haktır.
  • bütün dinci camiası için gereksizdir israftır günahtır haramdır !

    geri kalanlar için ise alabilen alsın helaldir...
  • ikisi de değil.
    bir prestij meselesidir.

    trafik maceram 7-8 yıl önce eski bir suzuki samurai ile başladı.
    üniversite sonrası işe yeni başlamışken kamp ve doğa gezilerimde rahatlıkla kullanılabileyim diye tercih ettiğim bir arabaydı.
    hız yapamayan, trafikte daha çok sağ şeritte kendi halinde seyrettiğim sevimli bir şeydi. 2 yıl boyunca ne ben kimseyi rahatsız ettim ne de kimse bana tatsızlık çıkardı.
    sanayi masrafları ile uğraşmaktan sıkılınca ve zaten iş güçten doğaya artık çok çıkamayinca satıp yeni model bir scoda fabia aldım.

    asıl macera da burada başladı.
    sol şeritteyken, en uzak mesafelerden gelen selektörler, sarı ışık yanar yanmaz arkadan gelen kornalar, makas atmalar falan filan. özellikle passat, civic ve seat leonlar benim için birer trafik kabusuydu, gördüğüm yerde iki kat tedbirli oluyordum fakat bu grubun bütün herkesi taciz ettiğini düşünüyordum.

    ta ki mercedes alana kadar!

    üç beş ay önce mercedes'e binince bütün o tacizler bıçak gibi kesildi adeta. eskiden kabus olan trafik bir anda huzurlu, sakin, olağan akışında bir yer olmaya başladı.
    aslında aldığım mercedes, fabia'dan birkaç yaş büyük, öyle pek de lüks olmayan orta seviye bir şey. zaman zaman annemi, ablamı, yeğenlerimi falan taşıyorum, daha güvenli daha konforlu olsun diye aldığım arabanın günlük hayatımı da bu kadar değiştireceği hiç aklıma gelmemişti.
    sol şeritte giderken, uzak bir mesafe olmasına rağmen, öndeki aracın sağa çekilmesi için logoyu görmesi yetiyor.
    dolmuşların, doblolarin kornalari kesildi. beş aydır mercedes kullanıyorum, bir tane passat selektörü görmedim. ben de dangalak gibi sürmüyorum tabii ki ama eskiden nasıl bir sürücüysem şimdi de öyleyim.
    iş yerimde müdürümün dahi tavrı, duruşu ve bakışları değişti, diğer çalışanlardan hiç bahsetmiyorum bile. sırf bu yüzden arabayı artık işyerime değil başka bir yere bırakıp iki-üç dakika yürüyorum.
    benzinlik çalışanlarindan sitedeki çöpleri alan elemana kadar herkes bi değişince, insanın içinden onu değişmeye iten bir dürtü doğmaya başlıyor. bu sefer bununla mücadele etmek zorunda kalıyorsun. veya insanları sana olan eski tavırlarına çekebilmek için gereğinden fazla 'iyi' olmak zorunda kalıyorsun.

    diyeceğim o ki kim ne derse desin, araba yalnızca bir binek araç değil ciddi bir statü göstergesiymiş. en azından bizim ülkede.
  • almak için çalmadıysan haktır.

    çalan içinse ne olduğunun bir önemi yoktur.
188 entry daha
hesabın var mı? giriş yap